30 Ağustos 2013 Cuma

Türkiye'nin Yer Şekilleri

TÜRKİYE’NİN YER ŞEKİLLERİ

TÜRKİYE’NİN GENEL JEOLOJİK YAPISI

A. BİRİNCİ JEOLOJİK ZAMAN (PALEOZOİK)
Jeoseklinallerde biriken tortullar yer yer kıvrılarak yükselmiştir.
Kıvrılma sırasında tortulların başkalaşmaya uğrayarak sertleşmesi sonucunda oluşan kara parçalarına masif adı verilir.
Bu devrin son dönemlerinde sıcak ve yağışlı iklim koşulları altında oluşmuş, daha sonra artıklarının çukur ortamda birikmesiyle Zonguldak - Amasra arasındaki yatakları oluşmuştur.
B. İKİNCİ JEOLOJİK ZAMAN (MEZOZOİK)
Birinci jeolojik zamanda su yüzeyine çıkan kara parçaları aşınmıştır.
Aşındırılan bu malzemeler kıtaların çevresindeki sığ denizlerde birikmiştir.
Bu devrin sonlarında kuzey ve güneydeki eski kıta çekirdekleri birbirine doğru yaklaşmış ve böylece
Denizi tabanında birikmiş olan tortullar (kireç, kil vb.) kıvrılmaya başlamıştır.
C. ÜÇÜNCÜ JEOLOJİK ZAMAN (TERSİYER)
Tethys Denizi’nin kuzeyindeki ve güneyindeki kıtaların birbirine doğru yaklaşmasıyla Alp Orojenezi başlamıştır.
Tethys Denizi’nin tabanında birikmiş olan tortulların kıvrılarak yükselmesiyle Kuzey anadolu Dağları ile Toros Dağları oluşmuştur.
Anadolu’nun orta kesimlerindeki çukur alanlar sularla dolarak halini almıştır.
Bu devrin ortalarında Anadolu’da sıcak ve nemli iklim koşullarının egemen olması gür orman alanlarının oluşmasını sağlamıştır.
Daha sonra bu bitki örtüsünün ve organik kalıntıların göl diplerinde ve çukur alanlarda çökmesi sonucunda yatakları oluşmuştur.
Güneydoğu Anadolu’daki yatakları ile Güney Marmara Bölümü’ndeki yatakları oluşmuştur.
Volkanizmanın etkisiyle özellikle Doğu ve İç Anadolu’daki volkan konilerinin bir kısmı oluşmuştur.
Bu devrin sonlarında Anadolu  başlamış, buna karşılık Karadeniz ve Akdeniz çanakları çökmüştür.
D. DÖRDÜNCÜ JEOLOJİK ZAMAN (KUATERNER)
Üçüncü jeolojik zaman sonlarında yükselmeye başlayan Anadolu, bu devrin başlarında günümüzdeki şeklini almıştır.
Egeid kara parçası faylanmalar sonucunda bloklar halinde çökmüş ve Akdeniz’in sularıyla dolan bu bölgede Ege Denizi oluşmuştur.
Marmara Denizi’nin bulunduğu yerdeki sığ çanak, çökme sonucu derinleşmiş ve Marmara Denizi oluşmuştur.
İstanbul ve Çanakkale boğazları o dönemdeki akarsu vadilerinin deniz suları altında kalmasıyla oluşmuştur.
Karadeniz çanağı çökerek daha da genişlemiş, boğazlar yoluyla gelen deniz suları Karadeniz’in  tuzlu olmasına neden olmuştur.
Çeşitli volkanik etkinlikler sonucunda İç ve Doğu Anadolu bölgeleri ile Ege Bölgesi’nde bazı volkan konileri ve volkanik araziler oluşmuştur.
Bu devirde sık sık iklim değişmeleri olmuştur.
Delta ovaları oluşmuştur.
Not: Türkiye’nin üçüncü jeolojik zaman sonlarından dördüncü jeolojik zaman başlarına kadar bütünüyle yükselmesi sonucunda; günümüzdeki birçok plato ve iç ovaların yükseltisi artmış, akarsuların aşındırma gücünün artmasıyla dar ve derin vadiler oluşmuş ve arazi engebeliği artmıştır.

TÜRKİYE YER ŞEKİLLERİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
1. Türkiye’nin ortalama yükseltisi çok (1132 m). (Asya 1010 m, Kuzey Amerika 650 m, Avrupa 330 m, Dünya 840 m).
a. 0 - 500 m arasında yükseltisi olan yerler %75 Alçak kıyı ovaları
b. 500 - 1000 m arasında yükseltisi olan yerler %26,6 Alçak platolar, Doğu Anadolu dışındaki yörelerdeki ovalar
c. 1000 - 2000 m arasında yükseltisi olan yerler %49,9 Yüksek platolar ve dağlar
d. 2000 m’den yüksek olan yerler %7 Dağlık alanlar
2. Sıradağlar genellikle doğu-batı yönünde uzanır.
3. Doğu Anadolu’da sıra dağlar birbirine yaklaşır.
4. Doğu - batı doğrultusunda uzanan dağlar;
Karadeniz ve Akdeniz kıyılarında boyuna ,
Ege kıyılarında enine kıyı tiplerinin oluşumuna neden olmuştur.
5. Yükselti genel olarak batıdan doğuya doğru artar.
6. Türkiye bütünüyle Alp-Himalaya orojenezi kuşağında yer almaktadır.

1. TÜRKİYE’NİN DAĞLARI
a. Kıvrımlı Dağlar
Derin deniz çanaklarında (jeosenklinal) milyonlarca yıl biriken tortulların yan basınçların etkisiyle sıkışıp kıvrılarak yükselmesiyle kıvrımlı (antiklinal) dağlar oluşur.
Alp - Himalaya kıvrım sisteminin bir kolu olarak uzanan Türkiye’deki dağlar iki kuşak halinde uzanmaktadır.
Kuzeyde: Kuzey Anadolu Dağları
Güneyde: Toros Dağları
b. Kırıklı Dağlar
Derin deniz çanaklarında (jeosenklinal) milyonlarca yıl biriken tortulların yan basınçların etkisiyle sıkışıp kırılıp yükselmesiyle kırıklı (horst) dağlar oluşur.
c. Volkanik Dağlar
Fay hatları boyunca veya merkezi püskürmelerle yeryüzüne çıkan mağma soğuyarak volkan konilerinin ve volkanik arazilerin oluşumuna neden olmuştur.
Doğu Anadolu’da; Nemrut, Süphan, Tendürek, Büyük ve Küçük Ağrı
İç Anadolu’da; Hasan, Melendiz, Erciyes, Karadağ, Karacadağ
Güneydoğu Anadolu’da; Karacadağ
Marmara’da; Uludağ
Ege’de; Kula (Manisa) en genç volkanik sahadır.
Akdeniz’de; Hatay’da Hassa çevresinde volkan ve volkan konileri yer almaktadır.
2. TÜRKİYE’DE KITA OLUŞUMU
Türkiye’nin şekillenmesinde etkili olan en önemli epirojenik hareketler;
Anadolu’nun dördüncü jeolojik zamanın başlarında bütünüyle yükselmesi,
Çukurova ve Ergene Havzası’nın her yıl birkaç mm alçalması ,
Toros Dağları’nın ve Bitlis yöresinin her yıl birkaç mm yükselmesidir.

3. TÜRKİYE’NİN PLATOLARI
Akarsular tarafından derince parçalanmış, çevresine göre yüksekte kalan düzlüklere plato denir.
Erzurum - Kars ve Ardahan volkanik platosudur.
Teke ve Taşeli karstik platodur.
Not: Türkiye dördüncü jeolojik zaman başlarında epirojenik hareketlerle toptan yükselmiştir. Bu nedenle yüksekte kalmış plato ve ovalar fazladır.

4. TÜRKİYE’NİN OVALARI
Çevresine göre alçakta kalan düzlüklere ova denir.
Oluşumlarına Göre Ovalara. Tektonik Ovalar
Depremlerin etkisiyle çökmüş alanlara akarsuların getirdiği alüvyonların dolmasıyla oluşan düzlüklerdir.
Türkiye’deki ovaların çoğu tektoniktir.
Örnek: Malatya, Elazığ, Bingöl, Düzce, Erbaa, Amik, Niksar, Merzifon, Bakırçay, Gediz, Küçük Menderes ve Büyük Menderes ovaları gibi.
b. Karstik Ovalar (Polye)
Kalkerin çözünmesiyle oluşan düzlüklerdir.
Oluşumunda faylanmanın da etkisi görülür.
Örnek: Tefenni, Acıpayam, Korkuteli, Kestel, Elmalı ve Muğla ovaları gibi.
c. Dağ Eteği Ovaları
Dağ yamaçlarından inen akarsuların, taşıdığı alüvyonları eğimin azaldığı yamaçlarda biriktirmesiyle oluşur.
Örnek: Bursa Ovası ile Hatay’daki Dörtyol ovası gibi.
d. Göl Yeri Ovaları
Kuruyan göl çanaklarına daha sonra akarsuların taşıdığı alüvyonların dolmasıyla oluşan düzlüklerdir.
Örnek: Konya, Ereğli, Hotamış ve Akşehir gölü çevresindeki ovalar gibi.
e. Dalga Aşınım Ovası
Dalga aşındırması sonucunda oluşan ve sonradan yükselerek su yüzeyine çıkmış olan ovalardır.
Örnek: Antalya ovası gibi.
f. Taban Seviyesi Ovası
Akarsuların aşındırıp taşıdığı alüvyonları denize ulaşmadan kendi yatağı içerisinde biriktirmesiyle oluşan ovalardır.
Örnek: Adapazarı ovası gibi.
g. Delta Ovaları
Akarsuların aşındırıp taşıdığı alüvyonları denize döküldüğü yerde biriktirmesiyle oluşan ovalardır.
Türkiye’de delta ovalarının bulunması;
Akarsuların bol miktarda alüvyon taşıdığını (Akarsu havzalarında erozyonun etkili olduğunu ve akarsuların taşıma gücünün fazla olduğunu),
Akarsu ağızlarında kıyı derinliğinin az olduğunu (kıta sahanlığının geniş olduğunu),
Kıyılarda gelgit genliğinin az olduğunu (güçlü kıyı akıntılarının olmadığını) gösterir.
5. TÜRKİYE’NİN TOPRAKLARI
Türkiye toprak çeşitliliği bakımından Dünya’nın en zengin ülkelerinden biridir.
A. İKLİMİN ETKİLİ OLDUĞU (ZONAL) TOPRAKLAR
Oluşumunda iklimin doğrudan etkili olduğu bu topraklar klimatik topraklar olarak da adlandırılır. Bulunduğu bölgenin iklim koşullarıyla oldukça sıkı bir ilişki içindedir.

a. Terra - Rossa (Kırmızı Renkli Akdeniz Toprağı)
Akdeniz iklimin görüldüğü;
Akdeniz,  Güney Marmara, Ege, Güneydoğu Anadolu’nun batısında kalker taşlarının üzerinde görülür.
Maki ve kızılçam ormanlarının altında oluşur.
Kireç ve demiroksit bakımından zengindir.
Kırmızı renklidir.
Sulama ve gübrelemeyle verimli hale gelir.

b. Kahverengi Orman Toprakları
Orman bakımından zengin olan bölgelerde oluşurlar.
Topraktaki kireç oranına göre ikiye ayrılır.
1. Kireçsiz Kahverengi Orman Toprakları
Kuzey Anadolu ve Yıldız dağlarının kuzeye bakan yamaçlarında görülür.
Yıllık yağış miktarı fazla olduğundan yıkanmış topraklardır.
Toprak mineral ve besin maddeleri bakımından zengin değildir. Podzolik topraklardır.
Genellikle boz veya esmer renklidir.
Çay, fındık, kivi ve mısır gibi bitkilerin yetişmesi için elverişlidir.
2. Kireçli Kahverengi Orman Toprakları
Kuzey Anadolu Dağları’nın güneye bakan yamaçlarında görülür.
Fazla yağış almayan ormanların altında oluşur.

c. Step (Bozkır) Toprakları
1. Kahverengi Step Toprakları

Yıllık yağış miktarının 400 mm’nin altında olduğu İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Doğu Anadolu Bölgesi’nin alçak kesimlerinde görülür.
Step ikliminin görüldüğü yerlerde bozkır bitkileri altında oluşur.
Yağış azlığından dolayı toprağın altında yoğun tuz birikimi vardır.
Organik madde ve humus bakımından zengindir.
Tahıl tarımına uygundur.
2. Kestane Renkli Step Toprakları
Yıllık yağış miktarının 400 mm’nin üzerinde olduğu İç Anadolu’nun yüksek kesimleri,
İç Batı Anadolu ve Doğu Anadolu platolarında görülür.
Uzun boylu otlar ve meşe ormanları altında oluşur.
Üst kısmı organik madde bakımından daha zengindir.
Tahıl tarımına elverişlidir.

d. Çernezyomlar (Kara Topraklar)
Erzurum-Kars Platosu’nda görülür.
Genellikle volkanik kayaçlar ve killi araziler üzerinde oluşmuştur.
Çayırlar ve gür otlaklar altında oluşmuştur.
Humus oranı fazla olduğundan koyu renkli ve çok verimlidir.



B. TAŞINMIŞ (AZONAL) TOPRAKLAR
Dış kuvvetler tarafından taşınan malzemelerin birikmesiyle oluşurlar.
Verimli topraklardır.
Bulundukları yerin iklim özelliklerini yansıtmazlar.
Türkiye’de akarsuların oluşturduğu alüvyal topraklar yaygınken, rüzgârların oluşturduğu lös ve buzulların oluşturduğu morenler yaygın değildir.

a. Alüvyal Topraklar
Akarsuların taşıdığı malzemeyi biriktirmesiyle oluşurlar.
Delta ovaları ve iç kesimlerdeki ovalarda yaygındır.
Verimli topraklardır.
Türkiye topraklarının yaklaşık %10’unu oluşturur.
Görüldüğü Yerler
Bafra, Çarşamba, Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes, Silifke, Çukurova, Amik ve Güney Marmara ovaları ile iç kesimlerdeki fay hatları boyunca oluşan tektonik ovalarla akarsuların taşkın ovalarında yaygın olarak bulunurlar.

b. Kolüvyal Topraklar
Dağların yüksek kesimlerde yerçekimi ve sel sularının etkisiyle yamaçlardan taşınan malzemelerin eğimin azaldığı yerlerde oluşturduğu topraklardır.
c. Regosol Topraklar
Volkanik arazilerde kolüvyal depolar üzerinde oluşan kumlu topraklardır.



C. ANA KAYANIN ETKİLİ OLDUĞU (İNTRAZONAL) TOPRAKLAR


a. Kumlu Topraklar
Kumtaşlarının bulunduğu araziler üzerinde, volkanik ve metamorfik kayaların çözülmesiyle oluşur.
Besin maddeleri bakımından fakirdir.
Yumrulu bitkiler ve pamuk tarımına elverişlidir.

 


 b. Çorak (Tuzlu ve Alkali) Topraklar
Eski göl tabanlarında, yer altı suyunun (taban suyu) yüzeyde ve yüzeye çok yakın olduğu yerlerde ve kıyılarda görülür.
Tuzlara dayanıklı çorakçıl ot ve çalılar yetişir.
Tarımsal değeri yoktur.


c . Killi - Kireçli Topraklar
1. Vertisoller (Killi - Dönen Topraklar)

Kurak mevsimde çatlayan, yağışlı mevsimde şişen bir özelliğe sahiptir.
Toprak şişerken kapanan çatlaklardan toprağın alt kısmındaki çakıllar yüzeye itilir. Bu nedenle taş doğuran topraklar adı verilir.
Üst kısmı organik madde bakımından zengindir.
Ayçiçeği ve tahıl tarımı yapılır.
 

2. Rendzina (Kireçli Topraklar)
Yumuşak kalkerli taşlarının bulunduğu sahalar ile killi ve kireçli göl tortulları üzerinde oluşur.
Tahıl tarımı için elverişlidir.



6. TÜRKİYE’DE KARSTİK ŞEKİLLER
Türkiye’de karstik şekillere kireç taşlarının çok yaygın olduğu  Batı ve Orta Toroslar’da (Akdeniz Bölgesi) rastlanmaktadır.
Özellikle; Teke-Taşeli Platosu, Menteşe Yöresi karstik topoğrafyanın en iyi geliştiği alanlardır.
Toroslar’da karstik mağaralar yaygındır.
Örnek: Karain (Antalya), İnsuyu (Burdur), Damlataş (Alanya)
Silifke yakınlarında Cennet ve Cehennem obrukları önemli karstik şekillerdir.
7. TÜRKİYE’DE BUZULLARIN OLUŞTURDUĞU YER ŞEKİLLERİ
Türkiye’nin şekillenmesinde buzulların etkisi diğer dış kuvvetlere göre daha azdır.
Türkiye’de buzul şekilleri yüksek dağ doruklarında görülür.
Buzul şekillerine;
Doğu Anadolu’da: Ağrı, Süphan, Mescit, Yalnızçam, Bingöl, Buzul dağlarında rastlanır.
Karadeniz’de: Giresun, Kaçkar dağlarında rastlanır.
İç Anadolu’da: Erciyes’te rastlanır.
Akdeniz’de: Beydağları, Sultan Dağları, Bolkar, Akdağlar’da rastlanır.

8. TÜRKİYE’DE RÜZGÂRLARIN OLUŞTURDUĞU YER ŞEKİLLERİ
Türkiye’de rüzgârların oluşturduğu şekiller pek yaygın değildir.
Rüzgârlar özellikle İç Anadolu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde etkilidir.
Konya - Karapınar çevresinde rüzgârların etkisi ile oluşmuş kumullara rastlanır.
9. TÜRKİYE’DE DALGA VE AKINTILARIN OLUŞTURDUĞU YER ŞEKİLLERİ
Türkiye’de gelgit genliği az olduğu için Haliçli  ve Wattlı tipi kıyılar oluşmaz.
Delta oluşumu yaygındır.
Türkiye kıyılarında buzullar etkili olmadığından Skyer ve Fyort tipi kıyılara da rastlanmaz.
Özellikle Karadeniz ve Akdeniz’de dağlar kıyıya paralel uzandığı için falezler yaygındır.
Güney Marmara’daki Kapıdağı Yarımadası ve Sinop Boztepe birer tombolodur.
Büyükçekmece, Küçükçekmece, Terkos (Durusu) ve Fethiye’deki Bafa birer lagündür.

10. TÜRKİYE’DE KIYI TİPLERİ
a. Boyuna Kıyılar
Akdeniz ve Karadeniz kıyılarında görülür.
b. Enine Kıyılar
Ege denizi kıyılarında görülür.
c. Dalmaçya Tipi Kıyı
Antalya’nın Kaş kıyıları arasında görülür.
d. Ria Tipi Kıyı
İstanbul ve çanakkale boğazları, Menteşe yöresi kıyılarında görülür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder